Adana 1 Şubesi
679 | | | 02-09-2019
YENİ BİR DÖNEME BAŞLARKEN
Mehmet SEZER

Büyük bekleyiş bugün tamamlandı ve 2019-2020 eğitim ve öğretim sezonu bugün itibariyle resmen başladı. Öğretmenlerimiz görevli oldukları okullara giderek mesailerine başladı. Çocuklarımızdan 1, 5 ve 9. Sınıf öğrencileri 5 Eylül’de diğer öğrenciler ise 9 Eylül’de derslere başlayacaklar.

Bu yıl yeni bir sistem deneniyor. Yeni sistemde üç ara tatil olacak. Eğitim öğretim sezonun sonundan itibaren 13 haftalık yaz tatili süresi 11 haftaya düşecek.

Öncelikle hem yeni sezonun hem de yeni sistemin tüm eğitim camiası için hayırlı olmasını diliyorum. Tabiki yeni sistemin artıları ve eksileri de önümüzdeki aylarda daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır. O zaman konuyla ilgili daha ayrıntılı açıklamalar yapmam mümkün olacaktır. Şimdilik bu konuda yapılan düzenlemenin iyi niyetli bir düzenleme olduğunu düşündüğümü ifade ederek konuyu kapatalım.

İnsanın beden ve ruh sağlığını şekillendirerek eğitimli toplumların oluşmasını sağlayan eğitimcilerimiz bu döneme de maalesef bazı sıkıntılarla başlıyor.

Özellikle 5. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde Kamu İşveren Tarafı’nın ve anlaşmazlık sonucunda gidilen Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun anlamsız tavırları ve memurun yaşam standartlarını düşüren kararları hepimizi olumsuz etkiledi.

Hakem Kurulu’ndan çıkan karar kamu çalışanlarının dolayısıyla eğitimcilerin morallerini bozdu.

İnsanın var olduğu andan itibaren süregelen bir kavram olan eğitimi hayatının her alanına yayarak mesai mefhumu gözetmeden çalışan, çocuklarımızın eğitimi, toplumun şekillenmesi için her türlü fedakarlığı yapan eğitimcilerimizin (tıpkı diğer kamu çalışanları gibi) daha fazlasını hak ettiğini düşünüyorum.

Yaşanan bu genel sorunla birlikte Adana’da da eğitim camiasının bazı sorunları var. Bunlardan en önemlisi idareci kadrosundaki eğitimcilerin bir kısmının atama takviminde yaşanan sorunlardan dolayı atamalarının yapılmamış olmasıdır. Bu durum okullardaki koordineyi de güçleştirmekte.

Bir diğeri de bu yıl ilk kez ataması yapılan yaklaşık 400 civarında öğretmenin güvenlik soruşturmalarının tamamlanmamış olması. Güvenlik soruşturmaları uzadıkça özellikle kırsal bölgelerde eğitim daha geç başlıyor bu durum da o bölgedeki öğrencilerimizin dezavantajlı bir şekilde eğitim almasına sebep oluyor.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın velilerden herhangi bir bağış alınmamasına yönelik tavrını doğru bulmakla birlikte okul idaresine acil ihtiyaçlarıyla ilgili bir çözüm sunamaması yöneticileri sıkıntıya sokuyor.
Biz bu sıkıntıların giderilmesi adına şunu teklif ediyoruz; Nasıl ki belediyeler il veya ilçe nüfusuna göre İller Bankası'ndan bir kaynak alıyorsa okullar da mevcut öğrenci sayılarına göre her ay düzenli bir şekilde Bakanlık'tan para alsın. Böylece idarecilerimiz ihtiyaçlarını rahat bir şekilde karşılar ve velilerden herhangi bir talepte bulunmak zorunda kalmazlar.

Yine özellikle meslek liselerinde durum vahim. Bir dönem memleket meselesi denilerek öğrencilerin teşvik edildiği meslek liseleri uygulanan yanlış politikalar nedeniyle adeta atıl bir kuruma dönüştü. Bazı bölümlere bir elin parmakları sayısınca başvuru bile olmadığı ifade ediliyor.

Bazı okullardaki devam eden inşaatlar da okuldaki eğitimi aksatacak. Maalesef buna da bir çözüm bulunamadı.

Yaşanan sorunlar elbette bu kadarla sınırlı değil. Ancak bütün bu sorunlara rağmen içimizdeki heyecanı diri tutmalı ve bu dönemi en iyi bir şekilde tamamlamalıyız.

Bu kapsamda bir kez daha geleceğimizin teminatı olan çocuklarımız ve onları bize aydınlık nesiller kılmak için büyük özveri ile çalışan başta öğretmenlerimiz olmak üzere, idarecilerimiz, eğitim ve öğretim için emek sarf eden eğitim camiasının tüm mensupları ile öğrencilerimiz için bu dönemin hayırlı olmasını diliyorum.

Kimi ilk kez bir derse girecek olan, kimi ömrünü bu mesleğe adayıp, nesiller yetiştirmiş olsa da ilk günkü o kutsal heyecanı yüreğinde taşıyan eğitimcilerimize selam olsun.

Tüm Yazılar
1 YETKİDE 10. GURUR YILIMIZA DOĞRU
2 İLKSAN SEÇİMLERİ ÜZERİNE
3 Yüzyılın Acısı
4 Can Terler Anısına
5 Kitaplar, Fikirler ve Yolcular
6 Algıdan Olguya, Yalandan Gerçeğe
7 Okullarımız BELEDİYE MODELİ ile Nefes Aldı
8 Uzman ve Başöğretmenlik Tartışmaları Üzerine
9 GEÇ GELEN ADALET, ADALET DEĞİLDİR
10 SABİT GELİRLİLERİ ENFLASYONA EZDİRMEMEK İÇİN ÇÖZÜM EŞEL MOBİL SİSTEMİDİR