Bir önceki yayımladığımız yazımızda “İnceleme/Soruşturma Sürecinde Takip Edilecek Yol Ve Yöntemler” başlığıyla gündeme getirdiğimiz konu hem üyelerimiz hem eğitim çalışanlarımız hem de tüm kamu görevlileri tarafından büyük bir ilgiyle karşılandı.
Aslında yazının böyle bir teveccühe mazhar olmasını bekliyordum. Çünkü o yazıda kaleme döktüklerimiz uzun yılların birikimi ve alanda yaşanan sıkıntıların sonucu yazdığımız tavsiyelerdi.
Bahsi geçen yazımızda meselenin birinci aşamasından bahsetmiştik. Yani, kamu personellerimizin bir inceleme/soruşturma ile karşı karşıya kalmaları durumunda haklarını öğrenmeleri ve kendileriyle ilgili inceleme/soruşturmaları sıkıntısız bir şekilde atlatabilmeleri için atması gereken adımları sıralamıştık. İlgili yazıya http://adana1.ebs.org.tr/makaleler/210/14/m/inceleme-sorusturma-surecinde-takip-edilecek-yol-ve-yontemler linkinden ulaşabilirsiniz.
Bu yazımızda ise müfettişlerin/muhakkiklerin soruşturma sonrasında bir ceza teklif etmesi durumunda neler yapılabileceğini yazacağız.
Her şeyden önce önemine binaen şunu bir kez daha ısrarla hatırlatmak istiyorum; hakkında inceleme/soruşturma başlatılan kamu görevlisi mutlaka ifade dahi vermeden önce hukuk danışmanıyla görüşmeli ve tüm süreci birlikte takip etmelidir.
Bir inceleme/soruşturma sonrasında muhakkik/müfettiş kamu görevlisiyle ilgili disiplin, idârî, mâlî ve adlî yönlerinden ceza teklif edilebilir. Bu teklif asla o kamu görevlisinin cezasının kesinleştiği anlamına gelmez. Burada cezanın kesinleşebilmesi için birkaç değişik aşamanın geride bırakılması gerekir.
Şimdi bu süreçlerde neler yapılabilir onunla ilgili bilgileri paylaşalım;
Eğer müfettiş/muhakkik kamu görevlisine disiplin yönünden ceza teklif etmişse bu aşamada ve sonraki her aşamada tebligat yapılması gerekir.
Burada çok önemli bir durumu unutmamak gerekir; Kamu görevlisinin görev yerinde olmadığı (izinli, raporlu, görevli vb.) olduğu durumlarda bu tebligat yapılamaz.
Bu durumların dışında tebligat yapıldığında disiplin amiri kamu görevlisinden tebligatın yapıldığı tarih hariç olmak üzere sonraki 7 gün içinde savunma yapmasını ister. Kamu görevlisi konuyla ilgili bilgi ve belge toplayabilmek için bu sürenin uzatılmasını yazılı olarak talep edebilir. Bilgi ve belgeye ihtiyaç duyulması durumunda bizim tavsiyemiz kesinlikle savunma yapmadan önce bu sürenin uzatılmasının istenilmesidir.
Kamu görevlisi bu aşamadan itibaren 4982 sayılı Bilgi Edinme Kanunu'na göre soruşturma dosyasını dilekçe vererek talep etmelidir. Disiplin yönünden teklif edilen cezaya yönelik savunma, inceleme/soruşturma dosyasına göre yapılmalıdır.
Soruşturma dosyası eğer 10 sayfayı geçmiyorsa ücretsiz bir şekilde alınır. 10 sayfanın üzerindeki her sayfa için belirlenen fotokopi ücreti bankaya yatırılır ve soruşturma dosyası teslim alınır.
Savunma sonrasında disiplin âmiri savunmayı yeterli görürse teklif edilen cezanın tamamını kaldırabileceği gibi, bir alt cezayı da verebilir. Savunma yeterli bulunmuşsa konu kapanır.
Eğer disiplin âmiri savunmayı yeterli bulmamış ve ceza vermişse kamu görevlisi İl Disiplin Kurulu'na 7 (yedi) gün içerisinde itiraz dilekçesi verebilir.
İl Disiplin Kurulu tarafından itiraz kabul edilmiş ise; dosya tekrar Disiplin Âmiri'ne döner. Disiplin Âmiri bir alt cezayı verebileceği gibi, cezanın tamamını da kaldırabilir. Ceza kaldırılmış ise konu kapanır. Ceza tamamen kaldırılmamış ise konu idare mahkemesine taşınır. İdare mahkemesindeki dava kazanılırsa konu kapanır.
Eğer mahkeme ilk aşamada kazanılamamışsa o zaman bir üst mahkeme olan Bölge İdare Mahkemesi'ne dava açılır ve davanın sonuçlanması beklenir.
İdârî yönden kamu görevlisiyle ilgili görev yeri değişikliği teklif edilebilir. Bu ceza verilmesi durumunda kamu görevlisi ilişik kesmeden gerekçeli itiraz dilekçesi verebilir. Dilekçe sonucuna göre İdare Mahkemesi’ne dava açılabilir.
Mali yönden kamu görevlisiyle ilgili ceza da teklif edilebilir. Bu cezanın verilmesi halinde bedel hemen yatırılmamalıdır.
Adlî yönden de kamu görevlisi hakkında suç duyurusunda bulunulabilir.
Şu unutulmamalıdır ki inceleme/soruşturma sürecinin her aşaması çok önemlidir ve sıkı bir şekilde takip edilmesi gerekir. Gömleğin ilk düğmesini nasıl iliklerseniz sonuç da ona göre şekillenir. Bu yüzden konuyla ilgili ilk yazımızda ifade ettiğimiz ilk aşamadan son aşamaya kadar süreci doğru bir şekilde yönetmek çok önemlidir.
Eğitim-Bir-Sen Adana Şubesi olarak, Hukuk ve Toplu Sözleşmeden Sorumlu Başkan Yardımcımız, Hukuk Komisyonumuz, hukuk danışmanlarımız ile bu sürecin yönetilmesinde üyelerimizin her zaman yanındayız. Hatta üyemiz olmasa bile eğitimcilerimize her türlü hukuki desteği vermeye hazırız.
Süreç uzun ama sabredenler ve bu meşakkatli yolu tamamlayanlar her zaman kazançlı çıkar.
Çünkü haklıysanız güçlüsünüzdür.
(1).jpg)
.jpg)
