İsrail’in uzun zamandır tırmandırmaya çalıştığı ve birkaç gün önce Üç dinin kutsalı sayılan, Müslümanların ilk kıblesi olan ve etrafı bereketli kılınan Mescidi-i Aksa’ya yaptığı çirkin ve kabul edilemez saldırı üzerine Adana da faaliyet yürüten Adana Sivil Toplum Platformu bileşenleri ile birlikte Eğitim Bir Sen Adana Şubesi olarak, Cuma namazı çıkışı kemer altı camisinde bir araya gelerek Mescidi Aksa’ya destek ve İsrail’e yönelik protesto eylemi gerçekleştirdik.
Kuranı kerimle başlayıp, dua ile biten programda basın açıklamasını As platform adına başkan Ali Aygün okudu. Aygün açıklama öncesi İsrail’in kuruluşundan bu yana Filistin’de yaptığı işgalde işlediği katliamları hatırlatarak İsrail’in bir terör devleti olduğunu ifade ettikten sonra basın açıklamasına Mescidi Aksa’yı, Kudüs’ü, Gazze’yi, direnişi, Şeyh Ahmet Yasin’i, Mavi Marmara şehitlerini ve özellikle Adana’dan katılan şehit Çetin Topçuoğlu’nu ve gazileri selamladıktan sonra aşağıdaki basın açıklamasını yapmıştır.
“MESCİDİ AKSA ONURUMUZDUR”
Aksa ateş altında, Aksa işgal altında.
Çarşamba günü yaklaşık 100 Yahudi’nin Mescid-i Aksa'nın avlusuna girişine izin verilmesinin ardından Aksa ve çevresinde çıkan çatışmalarda 27 kişi yaralanmıştı. İsrail askerlerinin, 1967'den beri ilk kez Mescid-i Aksa külliyesinin ana mihrabının bulunduğu kubbenin altına kadar ilerleyerek, Kıble Mescidi'nin içinde mihrab ve minberin yer aldığı bölgeye postallarıyla girmeleri, mihrabı kırmaları ve Kuranı kerimleri yere düşürmelerinin akabinde Mescidi aksa da çatışmalar başladı.
İntifadaya destek vermek ve Aksa’ya sahip çıkmak için bu Cuma ve işgal sürerse her Cuma bütün Müslümanlar için Öfke Cuması olmalıdır.
Allahın Kuranı kerimde “Bir kısım ayetlerimizi kendisine göstermek için kulunu bir gece Mescid-i Haram'dan çevresini bereketlendirdiğimiz Mescid-i Aksa'ya götüren O (Allah) Yücedir. Gerçekten O, işitendir, görendir. (İsra Suresi, 1) diye bahsettiği kutsallarımız İsrail tarafından işgal ve saldırıya maruz bırakılmaktadır.
Kutsal Kudüs şehri tarihte olduğu gibi günümüzde de Müslümanların bir aynası niteliği taşımaktadır. Dolayısıyla bu mukaddes şehrin ve o şehrin bağrında barındırdığı kutsal mirasın Siyonistlerin işgali altında olmasından bütün Müslümanların rahatsız olması gerekir.
Ümmet için özel bir öneme sahip olan, ayrıca kültürel ve tarihi bir değer olarak görülen mukaddes topraklar üzerine kurulan bu tehlikeli plan karşısında bütün Müslümanların bir araya gelmesi ve “Kudüs” uğruna büyük bir çalışma yapmas ıgerekiyor.
Müslümanların ilk kıblesi olan, üç değerli mescidimizden birisi olan ve tüm dinler için kutsal sayılan Mescid-i Aksa’ya geçmişte benzerlerinden daha gaddarca ve zalimce saldıran Siyonist İsraili şunu bilsin ki katletmek ile ve saldırılar ile hiçbir yere varamazsın. Bu işgal, saldırı ve katliamlar inşallah onların sonunu getirecektir.
Müslümanların kutsalları için tek yürek ve tek bilek olma zamanları çoktan geldi ve geçti.
"Müslümanların ilk kıblelerini ve Hz. Muhammed (s.a.s.)'in isra ve mirac mekânını savunmak bütün Müslümanların üzerine farzdır. Bu sadece Filistinlilerin veya Arapların görevi değildir.
"Bir bedenin, bir hayatın yaşaması kalbe bağlı olduğu sözü eğer doğruysa biz de diyoruz ki, Filistin halkının ve tüm müslümanların hayatı da onun kalbi olan Kudüs-i Şerif'e bağlıdır.
İslam dünyasının kalbi de peygamberler diyarı, Resulullah (s.a.s.)'in isra ve mirac mekânı, Hz. İsa (a.s.)'ın beşiği olan Kudüs-i Şerif'tir, Mescid-i Aksadır.
İnsanların haklarını gasp ederek onları yurtlarından kovan, haksızlığa uğratan, evlerini yıkan terör devleti israildir. İsrail terör devleti şımarıklığının, arsızlığının bedelini elbette ödeyecektir.
Krizle, çatışmayla, savaşla, kanla beslenen bir devletten söz ediyoruz. Kan akıttıkça, öldürdükçe stratejik değeri artan, Batı desteğini garanti eden, eski sömürgeci kültürün coğrafyamızdaki garnizon devletinden söz ediyoruz. Onun için ABD’ye, İngiltere’ye ve israilin arkasındaki tüm devletlere sesleniyoruz: Sizin orta doğudaki bu çıbanınız kendisi ile beraber sizleri de yakacaktır.
Mescid-i Aksa bir semboldür, güçtür, mahremiyettir. Her Müslüman'ın evi bir Mescid-i Aksa'dır. İsrail şunu bilmeli ki; Aksa avlusunda kendine direnen kadın gibi milyonlarcası var. Aksa'nın duvarları arkasında kendisine direnen gençler gibi yüz milyonlarcası var. Bugün paramparça görülen o toplumlar, gençler, kadınlar Mescid-i Aksa üzerinden tek ses olabilir. İşte o ses, İsrail'i titretir, İsrail'le birlikte olanları titretir. O ses yeryüzünün en güçlü sesi haline gelir.
“Halk ve yöneticiler olarak bütün ümmetin; kimseyi dışarıda bırakmadan herkesin; sivil ve resmi boyutta bütün kesimlerin; âlimlerin ve aydınların, grup ve cemaatlerin, parti ve derneklerin, Müslüman olan ve olmayanların, adalet duygusunu yitirmeyen insanların; Kudüs ve Mescidi Aksa kendisi için bir anlam ifade eden kişilerin ciddi bir tavır göstermeleri, öfkelerini bütün dünyaya duyurmaları gerektiğine inanıyoruz.
Ülkemizin yöneticilerini, İslam İşbirliği Teşkilatını, Arap Birliği Teşkilatını, sözde İslam ülkelerinin liderlerini ve diğer devlet yöneticilerini duruma tepki göstermeye davet ediyor, bir an önce gerekli adımları atmalarını talep ediyoruz.