Eğitim Bir Sen Adana Şube Yönetimi Olarak Kozan İlçemizde 2014/05/05 tarihinde Kozan Yönetimimiz ve Sendika Üyelerimizin katılımıyla Diyarbakır'da Çocukları Kaçırılan Annelerimize Destek Olmak, onların acılarını paylaştığımızı bildirmek amacıyla basın açıklaması düzenledik. Yapılan Basın açıklaması soyle;
BASIN AÇIKLAMASI
ANALAR AĞLAMASIN, BİRLİK VE HUZURUMUZ BOZULMASIN…
Eğitim Bir Sen Adana Şubesi Başkanlığı olarak son zamanlarda basından takip ettiğimiz haberlerde görüyoruz ki Barış Sürecini baltalamak isteyen PKK, bölgede yeni bir yapılanma içerisinde. Bunun için de yaşları 15 bile olmayan henüz kendi başına karar veremeyen çocukları zorla, cebirle, şiddetle alıkoyma yoluna gidiyor. Buradan yetkililere sesleniyoruz, bu aşamada terör örgütünün yeniden derlenip toparlanmasına, yeniden kan ve gözyaşı dökülmesinin önüne geçilmelidir.
Cahiliyenin her türlü pisliğine bulaşmış çağımız insanları, kendi yanlış ideolojilerinin devamı için insan kaynağı oluşturabilmek adına maalesef, ailelerin ve çocukların rızası haricinde kötü emellerine terörist amaçlara hizmet ettirmek için çocukları dağlara çıkarabilmektedir. Kendi bölgesi zannettikleri vatan topraklarında, karşı düşünceye asla tahammül gösteremeyen bu yapılar, karşı olduğunu düşündükleri insanların evlerini basabilmekte ve silah terörü ile bu insanları susturmaya çalışmaktadırlar.
Diyarbakır’da 23 Nisan 2014 günü Devrimci Yurtsever Gençlik Lise Yapılanması, her okuldan 5-6 çocuğu alıp yaklaşık 10 araçla piknik adı altında Lice ilçesine götürdüğü ve daha sonra bazı çocukların PKK’lılara teslim edildiği iddia edilmektedir. Bu durum karşısında çocukların aileleri büyük tepki göstermiş ve infiale sebep olmuştur.
Çözüm süreci ile birlikte bölgede bahar havası yaşıyor iken kadro yenileme ve eleman kazanma faaliyetlerini sürdüren PKK’nın son dönemlerde özellikle 15 yaş altındaki çocukları yönelmesi, bölgede aileler arasında büyük bir huzursuzluğa sebep olmuştur. Son altı ay içerisinde ailelerin şikâyetleri üzerine yapılan araştırmalarda bu tür eylemlere karışan ve örgütsel eğitim aldığı tespit edilen çocuk sayısının 300 üzerinde olduğu belirlenmiştir.
PKK’nın 15 yaşından küçük çocukları dağa çıkarması yeni bir sorun değildir. Bu tutum örgütün temel ideolojik, kültürel, toplumsal yaklaşımlarından biridir. Daha önceki süreçlerde de çocukların dağa çıkarılması; belli vaatlerle aldatma, pikniğe götürme, sosyal etkinlik adı altında ve bazen zor kullanarak kaçırma metotlarıyla gerçekleştirilmekteydi. Günümüzde de aynı metotlar kullanılmaya devam ediliyor.
Son günlerde de 15 yaşından küçük çocukların yeniden dağa çıkarılmasında bir artış olduğu görülmektedir. Çocukların dağa çıkarılması, uluslararası hukuka ve sözleşmelere, insani ve ahlaki değerlere, çocuk hakları sözleşmesine ve çocukların menfaatlerine aykırıdır. Bir insanlık suçudur. Uluslararası hukuk, devletler açısından askere alınacak gençlerle ilgili kriterler belirlenmiştir. Ama ne yazık ki PKK, 14, 15 ve hatta daha küçük yaştaki çocukları dağa çıkarmakla kalmıyor, kendi siyasal ve ideolojik emelleri için masum çocukları alet etmeye devam etmektedir.
Hiç bir çocuk; anne-babasından izinsiz herhangi bir yere götürülemez. Resmi kurumlar bile ailenin çocuğunu aileden izinsiz götüremezken ailelerin iddiasına göre; Büyükşehir Belediyesinin organize ettiği ve Devrimci Yurtsever Gençlik Lise Yapılanmasınca tertiplenen 23 Nisan organizasyonda çocukların Lice ilçesi kırsal kesiminde dağa çıkarılmış olması vahim bir durumdur.
Belediye gibi hizmet endeksi üzerinde kurulmuş bir kurumun kendi asli görevi olan Temizlik, Yol, Kaldırım ve Ulaşım gibi görevleri yapmazken çocuk kaçırma ve aldatma gibi kirli organizasyonlarda adının geçmiş olması bile, belediye açısından utanç verici bir durumdur.
Yıllardan beri kan ve gözyaşından feryadu figan edenlerin masum çocukları bu tür eylemlere sürüklemek için ön ayak olmaları Belediye açısından vahim bir durumdur.
14-15 yaştaki çocukların yeri anne ve babası ile birlikte yaşadıkları evleri ve eğitim aldıkları okul yuvalarıdır. Çocukları bu yaşta eğitimlerinden mahrum bırakmak en büyük hak ihlalidir. Eğitimden mahrum bırakılmış çocukların gelecekte toplum için birer potansiyel suçlu adayı olduğu unutulmamalıdır.
Üzüntü ile ifade etmek istiyoruz ki; Maalesef bir takım basın ve medya kuruluşlarının çocuklarımızı anne-babaların kucağından alıp, okullarındaki eğitimlerinden mahrum bırakarak eline silah tutuşturan kesimleri görmemesi manidardır. Bu masum çocuklara karşı yapılanları görmeyip, sağır ve dilsiz kesilmeleri, ayrıca ailelerin sıkıntılarını ve şikâyetlerinden bihaber olmalarını da yadırgıyoruz.
Eğitim Bir Sen Adana Şubesi Başkanlığı olarak bizler, Çocuk yaştaki gençleri her ne ad altında olursa olsun silahlı ve şiddet içeren eylemlerde kullanılmış olmasını şiddetle kınıyoruz.
Eğitim Bir Sen Adana Şubesi Başkanlığı olarak bizler, Çocukları ellerinden alınmış annelerin haklı mücadelelerini desteklediğimizi onların yanında olduğumuzu, ayrıca silahla saldırıya uğrayarak, zulüm altında ezilen kardeşlerimiz ile birlikte olduğumuzu kamuoyunun bilmesini isteriz.
Ayrıca duyarlı Sivil Toplu Kuruluşlarını çocuklarımızı suça sürükleyen ve şiddete özendiren tüm faaliyetlere karşı durmalarını ve tepkilerini gerekli merciler nezdinde dillendirmelerini talep ediyoruz.
Mehmet SEZER
Eğitim Bir Sen Adana Şube Başkanı